HEMİPLEJİ=SVO=İNME=STROKE
Serebro Vaskuler olay=SVO, inme (stroke)
olarak da adlandırılan bu klinik tablo,
rehabilitasyona en sık başvurulan nedenlerden biridir. Beynin kontrlateral
hemisferini besleyen arterlerden birinin yırtılması veya tıkanması sonucu
ortaya çıkan nöromuskuler fonksiyon bozukluğudur. Tek tarafta kol ve bacakta
karakteristik özellikleri olan paralizi görülür. Bir hastalık değil açığa çıkan
residüel bozukluklar tablosudur. Beyine giden kan damarlarında oluşan patolojik
değişiklikler, travma veya serebro vasküler bazı hastalıklar, bu nörolojik
tabloya sebep olabilir. Her yaşta ortaya çıkabilir, 40 yaşından önce görülmesi
enderdir. Yaşam süresi uzadıkça SVO ‘lu hasta sayısı artmaktadır.
Etioloji:
1. İskemi
v Tromboz
v Emboli
v Rekürrent Serebral İskemi
v Progresif Serebral İskemi
2. Hemoraj
v Serebral Hemoraj
v Subaraknoid Hemoraj (SAH)
Risk
Faktörleri:
v Yaş , Transient
İskemik Atak (TIA)
v Hipertansiyon,
obezite, sedanter yaşam
v Diabetus Mellitus
v Kardiak Anomaliler,
Ateroskleroz
v Hiperlipidemi
v Sigara, kahve
v Östrojen içeren
ilaçlar
v Herediter Faktörler
Beyini besleyen 2 majör damar sistemi
vardır:
1.
İnternal
Karotid Sistem ( ANTERİOR DOLAŞIM )
v Karotis Kommunisin
dalı ve internal karotid arter
v Anterior serebral
arter
v Orta serebral arter
2.
Vertebral
Basiler Sistem ( POSTERİOR DOLAŞIM )
v Posterior serebral
arter
v Postero-inferior
Serebral arter
v Süperior serebellar
arter
v Basiler arter
v Anterior spinal
arter
Anterior
dolaşım iskemisiyle oluşan klinik bulgular:
Ø Hemiparezi
Ø Hemianestesi
Ø Monokuler Körlük
Ø Fasial Uyuşukluk
Ø Alt Fasial Zayıflık
Ø Afazi
Ø Baş ağrısı
Ø Dizartri
Ø Görme Alan Kaybı
Posterior dolaşım iskemisiyle oluşan klinik
bulgular
Ø Ataksi
Ø Bilateral veya
hemianestezi
Ø Vertigo
Ø Hemiparezi
Ø Dizartri
Ø Disfaji
Ø Senkop ve Baş
dönmesi
Ø Baş ağrısı
Ø Kulak çınlaması
Ø Diplopi(çift görme)
VASKÜLER LEZYONLARIN
KLİNİK BULGULARI
Orta Serebral Arter
(lezyon parietal
lobdadır)
§ Kontrlateral
hemipleji (üst ekstremitede belirgin)
§ Hemianestezi
§ Motor Afazi
§ Agnozi (görsel,
taktil uyaran duyu kaybı, cisimleri tanımada zorluk) , aleksi (Yazılanı
okuyamama, anlayamama), astereognozis (3 boyutlu cisimleri kavrayamama)
§ Unilateral reddetme
(neglect)
§ Homonimus Hemianopsi
(yarı görememe)
§ Karşı taraf
ekstremitelerde kaçınma reaksiyonu
§ Ekstremite kinetik
apraksisi (motor planlama yeteneksizliği)
Anterior Serebral Arter(lezyon frontal lobdadır)
§ Kontrlateral
hemipleji (alt ekstremitede belirgin)
§ Kontrlateral
hipoestezi
§ Üriner inkontinans
§ Kontrlateral kavrama
ve emme refleksi
§ Kendiliğinden olan
motor tembellik
§ Ekolalia (konuşma ve
dil bozukluğu)
§ Amnesia (hafıza
kaybı), şuur bulanıklığı, mental konfüzyon
Posterior Serebral Arter(temporal lob,oksiputal lob,talamus etkilenir)
§ Kontrlateral
hemipleji (genelde geçici)
§ Hemianestezi
§ Hemianopsia
(lezyonun kontrlateralinde, görme alanının yarısını göremez)
§ Afazi
§ Kontrlateral ataksi
veya postural tremor
§ Hemiballismus (motor
restlessness)
İnternal Karotid Arter
§ Kontrlateral
hemipleji
§ Hemianestezi
§ Unilateral görme
kaybı
§ Baş ağrısı
§ Afazi
Basiller Arter (beyin sapı, serebellum, visuel korteks, talamus ve
subtalamusun posterior ve lateral kısımları)
§ Koma
§ Kuadripleji
§ Pseudobulbar
paralizi
Total paraliziye
uğrayan ekstremitede derin tendon reflekslerinin olmadığı döneme FLASK DÖNEM
adı verilir. Aşamalı bir şekilde flasdisiteden ,spastisite ve normal tonusa
doğru tam paraliziden sinerji ve istemli hareketlere doğru bir geri dönüş
gözlenir. Genellikle proksimal fonksiyonlar distallere göre, alt ekstremite üst
ekstremiteye göre daha erken geri döner. En iyi fonksiyonel geri dönüşün ilk 6
ay içersinde gerçekleştiği ve 2 yıl süreyle devam ettiği belirtilmektedir.
FİZYOTERAPİ VE REHABİLİTASYON
SVO sonrası geri
dönüş, etiyoloji, şiddet ve lokalizasyonla yakından ilişkilidir. Hastanın yaşı,
motivasyonu, aile ve sosyoekonomik düzey, spesifik nörolojik bozukluklar,
sonucu etkileyen faktörlerdendir.
Rehabilitasyonun
amacı, hastayı maksimum fonksiyonla günlük yaşantısına geri döndürmek ve yaşam
kalitesini korumaktır. Rehabilitasyon, doktor fizyoterapist , iş-uğraşı
terapisti, konuşma terapisti, hemşire, nöropsikolojist,…gibi hemipleji
konusunda deneyimli bir sağlık personeli tarafından gerçekleştirilmelidir.
1.AKUT
BAKIM: Akut
SVO sonrası, özellikle yatağa bağımlı hastalarda, oluşabilecek yatak
komplikasyonlarının önlenmesi amacıyla;
§ Pozisyonlama,
§ Ödemin Kontrolü,
§ Aile Eğitimi ve bilgilendirilmesi,
§ Hemiplejik tarafın
ihmalini önleme,
§ Ortezleme,
§ Göğüs fizyoterapisi
(gerekirse) uygulanır.
Hasta, klinik açısından stabilse, egzersiz
programı, 48 saat içinde başlatılabilmektedir. Bu anlamda hastaya, yatak
içerisinde olduğu süreçte NEH, mobilizasyon aktiviteleri, pozisyonlama gibi
konvansiyonel teknikler uygulanır.
Örneğin yatak içi pozisyonlamada:
Üst ekstremitede sırt üstü ve ayakta iken,
flask ise , kol add ve internal rotasyondadır. Bu sebepten ters pozisyon
verilir ve el elevasyonda tutulur. Alt ekstremitede, fleksör sinerji
dominantsa, kalça dış rotasyon, abd ve fleksiyondadır, diz fleksiyona gitme
eğilimindedir. Bunların tersi pozisyon verilir. Ayak düşüktür altına ayak
tahtası konulmazsa kontraktür olur, konulursa da spastisitenin artma tehlikesi
vardır. Onun için ayak nötr pozisyonlanmalıdır.:)
Yatak içi pozisyonda hasta tarafa yatırmak
tercih edilir çünkü:
§ Tonusu
normalleştirir.
§ Spastisiteyi inhibe
eder.
§ Duyu inputu artar.
Hasta hemiplejik tarafın farkına varır.
§ Zayıf tarafa ağırlık vermek hastanın korkusunu azaltır.
Hasta, daha fizik tedavi ünitesine
inmemişse, üst ekstremitede glenohumeral eklemde ağrısız hareket genişliğini
artırmak için PNF ‘in fleksiyon-abd-eksternal rotasyon paternlerinde hasta
çalıştırılır. Yalnız omuz subluksasyonu olmamasına dikkat etmek gerekir.
2. DEĞERLENDİRME:
Hasta, FTR kliniğine indiğinde,
değerlendirme ilk yapacağımız işlem olmalıdır. Yalnız, değerlendirme hemipleji
hastalarında farklıdır. Hastanın fonksiyonları bütün olarak değerlendirilir.
İnce kas testi yapılmaz. Çünkü 1.motor nöron bozukluklarında, pozisyona ve yer
çekimine göre kas gücünde farklılıklar olur; hasta yatarken ve ayakta iken
farklı kas gücü ortaya çıkar, bu nedenle ince kas testi sağlıklı sonuç vermez.
Değerlendirme sonucuna göre tedavi programı çizileceği için hemiplejide, daha
önceden var olan hastalık ve problemler kaydedilmeli ve hemiplejinin etiolojisi
iyi bilinmelidir. Fizyoterapist, hastayı ilk gördüğü andan itibaren
gözlemlemeli, her pozisyonda postürünü incelemelidir. Babinski , derin tendon
refleksleri ve klonus gibi var
olabilecek refleksler kaydedilmelidir. Genel anlamda değerlendirilmesi gereken
durumlar:
§ Konuşma-yazma
§ Görme bozuklukları
§ İşitme Kaybı,
§ Motor fonksiyon
bozuklukları
o
Spastisite
o
Rigidite
o
Ataksi
o
Klonus
§ Duyu Bozuklukları
(astereognozis, pozisyon, hareket, vibrasyonun bozulması, hemiplejik tarafta
yanar tarzda talamik ağrı
§ Mesane – barsak
Problemleri
§ Komplikasyonlar
o
Kontraktürler
o
Omuz-el
sendromu (ağrılı omuz-şiş el ile karakterizedir.)
o
Glenohumeral
eklem subluksasyonu
o
Omuzda
kapsül veya rotator cuff yırtılması,
§ G.Y.A.ve performans
testleri
HEMİPLEJİDE GÖRÜLEBİLECEK DİĞER BAZI PROBLEMLER
1.
Heterotopik
Kalsifikasyon (ekstraartiküler kalsifikasyon): Normal olmayan
anatomik lokasyonlarda oluşan kalsifikasyon bölgeleridir. Neglect ve
tekrarlanan travmalarbu durumun oluşmasına neden olabilir. Kalçada, omuzda ve
dirsekte oluşur. Egzersizlerin önemi büyüktür; ancak akut fazda hiç hareket
yaptırılmaz.
2.
Vasküler Problemler: Tromboflebit;
femoral arter ve daha sık olarak peroneal arter tıkanabilir. Ağrı, iskemik
nöropati belirtisi, düşük ayak, hiperaktif reflekslerin kaybı görülür.
3. Epileptik Krizler
4.
Travmalar: Femur,
intertrokanterik ve humerus kırığı sık görülür.
5.
El Ödemi: Trofik
değişikliklere yol açar, deri parlak hale gelir, el sertleşir, eklem sertleşir,
NEH kaybolur. Elevasyon, aktif – pasif egzersiz, havalı splintler , kalbe doğru
masaj , proksimale doğru uygulanan bandaj, elastik eldiven, buzlu suya daldırma
banyosu, basınç altında faradizm uygulanabilir.
KONUŞMA:
Konuşma
bozuklukları olduğunda anahtar soru disartri,
yani ifade etmenin motor mekanizmalarında bozukluk olup olmadığıdır..
Serebellar hastalıklar konuşmanın ahenginde bozukluk yapar. Disartride; konuşma
işlerini sağlayan kaslar arasındaki uyumun bozulması vardır. Serebellar disartri
kesik kesik vurguların yanlış yapıldığı zaman zaman, patlayıcı şekilde telaffuz
edildiği bir disartridir ve sarhoş konuşmasına benzetilir. Disfazi; konuşmanın normal serebral gidişinin bozulmasıdır. Anlama
ve anlatma bozulmuştur.
Broca Afazisi
(Ekspressif Afazi):
Akıcı olmayan afazi de denir. Ağır şekillerinde hasta hiç konuşamaz. Daha hafif
şekillerinde birkaç kelime veya cümleyi, eksik olan kısa cümle parçacıklarını
söyleyebilir. Buna telgraf şeklinde konuşma denir. Bir kısmında dua ve şarkı
gibi konuşmanın otomatik yönü ile ilgili beceriler bir ölçüde korunmuştur.
Hasta, düşündüğünü söyleyememekten ötürü sıkıntı içindedir. Konuşmaya
çalışırken yaptığı yanlışların farkındadır. Lezyon
motor kortekse yakın olduğundan çoğu kez broca afazisi sağ hemiparazi ile
birliktedir.
Wernike
Afazisi (Reseptif, Sensoryal Afazi): Lezyon Wernike alanı civarındadır. Hasta
söyleneni anlayamaz. Bazı kısa emirleri anlayıp yerine getirse bile, daha
karmaşık birkaç kademeli emirleri anlamaz. Hasta kendisinden bir şey
istendiğinde ilk söyleneni yapar. Bu ilk emre takılma haline perseverasyon
denir.
Wernike Afazisi;
Broca Afazisinin tersine akıcı bir afazidir. Hasta bol ve akıcı bir şekilde
konuşur. Fakat, başkalarının söylediğini anlayamadığı gibi kendi söylediğini de
anlayamaz. Bir kelimenin yerine yanlış bir kelime kullanır veya o dilde olmayan
anlamsız kelimeler icat eder. (Neolojizm) Bu konuşma şekli şizofrenlerin
konuşmasını hatırlattığından kişi akıl hastası sanılır. Hasta yazılı bir metni
okuyup anlayamaz. Yazı yazabilir, fakat yazısı da konuşması gibi bozuktur.
Söyleneni tekrarlama ve objeleri adlandırma da bozuk olabilir. Hastalar
konuşurken yaptıkları yanlışların farkına varmazlar.
APRAKSİ: Motor davranışı
planlama bozukluğudur. Genelde vücut imajı bozukluğu ile birlikte görülür. 3’e
ayrılır:
§ İdeamotor Apraksia: Emirleri uygulayamaz. Ancak kendisi
otomatik olarak yapar.( Susayınca içer ama bardağı al deyince alamaz.)
§ İdeasyonal Apraksia: Rutin aktiviteleri hem otomatik
olarak hem de emir alarak yapamaz.
§ Konstrüksüyonal Apraksia: 2-3 boyutlu
çizimleri yapamaz, kopyalayamaz, çizemez, hareketleri planlayamaz , emirleri
uygulayamaz; ancak fizyoterapisti taklit ederek yapabilir.
SPATIAL
İLİŞKİ BOZULMASI:
İki nokta arasındaki ilişki bozulur. Hasta bir obje ile diğerini ayrıca bir
obje ile kendini ayırt edemez. 3 boyutlu çizim zordur. Objelerin mesafelerini
ayarlayamaz. Belli bir yolu bulamaz. Boşlukla ilgili bilgileri bozulur.
ŞEKİL
YER ALGILAMA PROBLEMLERİ: Hasta şekli fondan ayırt etmekte zorlanır. Bu sebepten
çekmeceden buzdolabından bir şey alması zordur, çünkü etrafındakilerden
ayıramayabilir.
AGNOSIA: Hasta eşyaları
tanıyamaz. Bu yalnızca taktil açıdan değildir. Görme normaldir; fakat görme
yolu ile tanıyamaz.
KOGNİTİF
DİSFONKSİYON:
SVO sonrası hafıza azalır, karar verme bozulur, sıralama yeteneği bozulur,
hareketi başlatmayı bilemez, iç güdüsel davranış belirginleşir.
KİŞİLİK
VE DUYU DEĞİŞİKLİKLERİ: Depresyon, inkar, regresyon , tekrarlama, emosyonel
labilite (iniş-çıkış), motivasyon azalması, ruhsal rigitide, stres ve
bunalım…..gibi hastada duygu değişiklikleri olur.
Sol hemisferi dominant olanlar sağ elini
kullanır. Sol hemisfer lezyonunda “sağ hemipleji” karşımıza çıkarken, bunun
tersinde “sol hemipleji” olur.
SOL
HEMİPLEJİ ‘de;
§ Vücut imajı bozulur.
§ Visüel algılama
bozulur.
§ Hemiplejik tarafı
unutma vardır.
§ Giyinme apraksisi
görülür.
§ İyi konuşma yeteneği
vardır; ancak algılama fonksiyonunun azalması bunu maskeler.
SAĞ
HEMİPLEJİ’de;
§ Afazi görülür.
§ Visüel algılama
sağlamdır.
§ Spatial duyu
sağlamdır.
§ Göstererek ve
işaretle egzersiz yapmak daha faydalıdır.
§ Kendi kendine
bakımda daha erken bağımsızlık kazanır.
OMUZ ASKISI: Flask üst ekstremiteye veririz. Ancak spastik
üst ekstremitede fleksör spastisiteyi artırır. İhtiyaca göre karar verilir.
*SPASTİSİTE: Hafif spastisite, özellikle alt
ekstremitelerde, hastanın ayakta durmasını ve yürümesini kolaylaştırırken;
şiddetli olursa rehabilitasyon programını engeller. Kateter, sıkı
elbise,ayakkabı, stres kızgınlık gibi birçok faktör spastisiteyi tetikler. Bu
yüzden gevşeme egzersiz ve teknikleri, 20-40dk.lık uzun süreli buz
uygulamaları,1,9 watt/cm² lik yüksek doz ultrason uygulaması, FES (fonksiyonel
elektrik stimülasyonu), germe egzersizleri günde birkaç kere zorlamadan,
ağrıtmadan tekrar tekrar yapılabilir. PNF’in inhibisyon tekniklerinden
kas-gevşe spastik kaslara uygulanabilir.
TENS’in hemiplejideki spastisite üzerine etkisi ile ilgili
bir çalışma yapılmış ve sural sinir üzerine uygulanan Tensin, ( impuls frekansı
100 hz -20 dk. olan) serebral orijinli spastisitedeki anormal germe refleks
aktivitesi üzerine stimülasyon sonrası , 45 dk. kadar, inhibituar etkisinin
olduğu gösterilmiştir. Ayak bileği ortezleri, spastik ekinus deformitesini
kontrol etmek için kullanılabilir. Botoks,
nöromuskuler bileşkede asetilkolin salınımını inhibe ederek kimyasal
denervasyon yaratır. Dezavantajı etkisinin geri dönüşümlü olması ve direnç
gelişmesidir.
RESİPROKAL
İNERVASYON:
Paternin en kuvvetli komponenti kendi antagonistini inhibe edebilir. Fleksör
kas dirençli çalıştırılırsa, ekstansör kas gevşer. Yani ekstansör kasta
spastisite varsa, fleksör kasa direnç vermek, spastik ekstansörün gevşemesini
ve rahat bir fleksiyon yapılabilmesini fasilite edecektir.
OTOJENİK
İNHİBİSYON:
Bir kas, dirençli çalıştırılırsa,
kendisini inhibe edebilir. Ekstansör kasta spastisite varsa, aynı ekstansör
kası dirençli çalıştırmak, kendi kendisini inhibe ederek spastisitesini
azaltacaktır. Böylece rahat bir fleksiyon sağlanabilecektir. (PNF’in Tut-gevşe)
BİRLEŞİK
REAKSİYONLAR:
Bazı hareketler başka hareketlerin açığa çıkmasını fasilite edebilir. Örneğin
elde çok güçlü yumruk sıkma hareketi yapınca, vücut ve yüzde hareket açığa
çıkabilir.
§ İmitasyon Sinkinezisi(aynavari akis); Üst ekstremitede açığa
çıkar. Örneğin; sağlam kola dirençli önkol fleksiyonu yaptırılınca hasta kolda
da önkol fleksiyonu açığa çıkabilir.
§ Raimiste Fenomeni: Alt ekstremitede açığa çıkar. Kalça
abd ve add için geçerlidir. Sağlam bacağa dirençli abd yaptırılınca hasta
bacakta abd açığa çıkmasıdır.
§ Resiprokal İnhibisyon: Alt ekstremitede açığa çıkar. Sağlam
bacağa dirençli fleksiyon yaptırılınca, hasta bacakta ekstansör sinerji açığa
çıkar.
§ Homolateral Ekstremite Sinkinezisi: Hasta taraf üst
ekstremite ile hasta taraf alt ekstremite arasında açığa çıkar. Hasta kola dirençli fleksiyon yaptırılınca
hasta bacakta fleksiyon açığa çıkar. Aynı şekilde hasta kola dirençli abd, add
veya ekstansiyon yaptırılınca hasta bacakta da aynı hareketlerin açığa
çıkmasıdır.
§ Fleksör Çekme Refleksi: Hasta ayak tabanı
çizilince kalça ve dizde fleksiyon açığa çıkar.
§ Bechterew Manevrası: Hasta ayak baş parmağı fleksiyona
getirilince kalça ve diz de fleksiyona getirilir.
POSTÜR REFLEKSLERİ:
§ Denge Reaksiyonu: Kişiyi sağa ittiğinizde sol kol sol bacağın
abdye gelmesi.
§ Koruma Reaksiyonu: Kişi sağa ani olarak itildiğinde sağ
kol ve bacağın abdye gelmesive yeri karşılaması.
§ Düzeltme Reaksiyonu: Kişi sağa itildiğinde, sol lateral
gövde kasları aktive olarak, vücudun eski pozisyonuna gelmesine çalışılır.
EGZERSİZ
PROGRAMI
Hemiplejik hastaların rehabilitasyonu için
kullanılacak teknikler çeşitlidir. Brunnstrom, Bobath, Todd-davies… teknikleri
bunların bazılarıdır. En sık kullanılan teknik Brunnstrom tekniğidir.
Fizyoterapist, bu tekniklerin her birinden alıntılar yaparak, o hasta için en
faydalı tedavi programını kendisi bulmalıdır. Ancak hangi teknik kullanılırsa
kullanılsın, hastanın egzersiz programında dikkat edilmesi gereken nokta,
özetle pozisyon değiştirme, gelinen her pozisyonda durma, o pozisyonu koruma ve
o pozisyonda egzersiz uygulama konularının programa alınmasıdır.
Hasta
Tarafa Dönme:
Sırt üstü yatarken hasta tarafa dönmek,
sağlam tarafa dönmekten daha kolaydır; çünkü bu dönüş için hasta tarafı daha az
kullanır. Kişi sağlam tarafını kaldırarak döner.
Sağlam
Tarafa Dönme:
Sırt üstü yatarken sağlam tarafa dönmek daha
zordur. Çünkü hasta tarafı kullanmak zorundadır. Kişi sağlam bacağını hasta
bacağının altına koyar. Hasta kolunu sağlamın yardımıyla göğsünün üzerine alır.
Sonra sağlam taraftan yatak kenarını tutarak vücudunu döndürür.
Oturmaya
Geçme:
Sağlam tarafa döner gibi hasta kol ve
bacağını yerleştirdikten sonra hasta bacağını sağlam bacağı ile yatak
kenarından sarkacak şekilde taşıyarak aynı anda kendisini döndürerek oturur ve
dirseğini düzeltir.
PASİF
EGZERSİZLER:
Eklem hareket açıklığını korumak için
hastaya pasif egzersizler de yaptırılmalıdır. Brunnstrom sinerji paternleri
veya PNF tekniklerinin agonist antagonist paternleri kullanılarak da
uygulanabilir. Bu egzersizler sırasında;
§ Pasif olarak omuz 90
derece abduksiyonu geçmemelidir, aksi halde omuz subluksasyonu oluşabilir.
§ Omuz fleksiyonu ile
birlikte internal rotasyonu kontraendikedir, omuz subluksasyonu oluşabilir.
§ Resiprokal makara
egzersizleri kontraendikedir. Sağlam kolun hasta kolu makara yardımı ile
çekmesi kola pasif egzersiz olacağından omuza travma oluşturacaktır.
YATARKEN
YAPILACAK EGZERSİZLER:
Bu
egzersizler yatakta veya minderde uygulanabilir.
Sırt
üstü yatarken:
§ Omuz fleksiyonda ve
dış rotasyonda iken skapula protraksiyonu,
§ Kalça ekstansiyonda
iken veya fleksiyondan ekstansiyona giderken ayak bileği plantar ve dorsi
fleksiyonu,
§ Hasta kalça
fleksiyonda iken, sağlam bacağın aşağı doğru kaydırılması ile gövdenin sağlam
tarafının uzatılması,
Sırt
üstü her iki kalça fleksiyonda yatarken:
§ Ayak tabanları yerde
iken kalçalara internal – eksternal rotasyon yaptırmak, böylece ayak tabanı
yerde iken kalça kontrolünü sağlamak,
§ Kalçaları köprü
yapar gibi yukarı kaldırmak böylece diz fleksiyonda kalça ekstansiyonunu sağlamak,
§ Kalçaları dış
rotasyona getirerek dizleri açarak
yatağa değdirmeye çalışmak,
Sırt
üstü dizler yatak kenarından sarkarken:
§ Kalça dış rotasyona
ve abd.ye gitmeden, diz bükük olarak kalça fleksiyonu
§ Diz ekstansiyona
giderken ayak dorsi fleksiyonu (izole diz ekstansiyonu)
Yan
yatarken:
*Hasta tarafa yan yatmak spastisiteyi
azaltır.
§ Hasta tarafa
yatarken sağlam taraf gövdeyi uzatmak
§ Ritmik aktif psif
gövde rotasyonları
§ Yüzüstüne önkollar
üzerine dönme,
KEDİ
POZİSYONUNDA YAPILACAK EGZERSİZLER:
§ Denge egzersizleri:
önden, arkadan, yandan (dinamik,statik)
§ Hasta kola ağırlık
verme
§ Hasta kalçaya
ağırlık verme
GÖVDE
VE DENGE:
§ Hasta hemiplejik
tarafa itilir ve hemiplejik kolda koruyucu ekstansör cevabı çıkması için dirsek
ekstansiyonu uyarılır.
§ Hasta sağlam tarafa
itilir ve hemiplejik kolda denge reaksiyonu çalışılır.
§ Denge çalışılır.
§ Vücudun kendini geri
toplaması uyarılır ve yardım edilir.
§ Öne eğilme - geri
gelme: gövde kontrolü ve kuvvetlendirme
§ Oblik eğilme - geri
gelme: gövde kontrolü ve kuvvetlendirme
§ Yatak köşesine ata
biner gibi otururken öne eğilip geri gelme
ÜST
EKSTREMİTE:
§ Omuz elevasyonu -
depresyonu,
§ Scapula abd – add.,
§ İki kolu öne uzatmak
§ Omuz abd. önce oblik
yapılır
§ Omuz abd. eksternal
rotasyonla birlikte
§ Omuz add. İnternal
rotasyonla birlikte
§ Hasta eli yatağa
koyarak bütün kola ağırlık verme
§ Sandalyede otururken
masa üzerinde önkollar üzerine ağırlık verme
ALT
EKSTREMİTE:
§ Kalçalara ağırlık
verme
§ Hasta kalçayı havaya
kaldırma,
§ Kalçaları öne arkaya
kaydırma
§ Diz fleksiyondayken
kalçayı havaya kaldırma
§ Kalça ve diz
fleksiyondayken ayağı dorsi fleksiyona getirme
§ Bacak bacak üstüne
atma
§ Kalça ve dizler
fleksiyondayken:
1.
Sadece
dizden internal rotasyon eksternal rotasyon,
2.
Ayaklar
inversiyon eversiyon
3.
Bilateral
simetrik
4.
Resiprokal
AYAKTA
YÜRÜME VE DENGE EGZERSİZLERİ:
§ Önce paralel bar
içinde barlardan tutunarak,
§ Sonra paralel bar
içinde tutunmadan her an tutunmaya hazır olarak,
§ Sonra paralel bar
dışında masa kenarına tutunarak,
§ En sonra paralel bar
dışında tutunmadan her an tutunmaya hazır olarak,
§ Denge egzersizleri
(izotonik,izometrik,denge tahtası üzerinde)
§ Hasta tarafa ağırlık
verme,
§ Öne adım alarak
hasta tarafa ağırlık verme,
§ Ağırlık hasta
bacakta iken sağlam bacağa çeşitli hareketler yaptırma,
§ Kalça diz
fleksiyonu,ayak bileği dorsi fleksiyonu
§ Diz fleksiyon
ekstansiyonu,
§ Kalça ekstansiyonda
iken diz fleksiyonu
§ İzole ayak bileği
dorsi fleksiyonu
§ Diz akstansiyonda
iken kalça abd.si
§ Ağırlık hasta
tarafta iken çömelir gibi=kalça diz fleksiyonu
§ Hasta taraf bacak
geride diz fleksiyon ekstansiyonu
§ Yan yürüme
§ Hasta ayağı bir
üstteki basamağa koyup ağırlık verme
§ Uzun stance fazını
kısaltarak yürüme
§ Her iki bacak stance
fazını eşitlemek için sayarak yürüme,
YÜRÜME
BOZUKLUKLARI:
Hemiplejik hastaların tipik yürüyüş
bzuklukları vardır.
1.Sinerjistik
İnversiyon:
Hastanın öne adım alması sırasında kalça ve diz fleksiyona gelirken, ayak
bileğinde inversiyon açığa çıkar, topuk yere değince düzelir. Bu yürüme
bozukluğu fleksör sinerjinin baskın olduğu hastalarda görünür.
2.Oraklama
Yürüyüşü:
Hastanın öne adım alması sırasında kalça ve diz fleksiyona gelemez.Hasta
kalçasını eleve ederek oraklar şeklinde yürür. Bu yürüme bozukluğu ekstansör
sinerjinin baskın olduğu hastalarda görülür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder